HAMİLELİK VE PİLATES

HAMİLELİKTE YAŞANAN AĞRILAR VE DOĞUMA HAZIRLIK

Gebelik, embriyonun ana rahmine yerleşmesiyle başlayan ortalama 280 gün ya da yaklaşık 40 hafta süren fizyolojik bir olaydır.

Gebelik bedenimizde birçok sistemimizde çok büyük değişikliklere sebep olmaktadır. Bunları dört başlık altında sıralayabiliriz.

1. Hormonal kaynaklı kollajen kas değişiklikleri
2. Total kan volümünün artmasıyla rahim ve böbreklere kan akışının artışı
3. Bebeğin büyümesi ile rahmin yer değişimi ve genişlemesi
4. Vücudun kilo alımının artışıyla postüral değişimler, yerçekimi ağırlık merkezi değişimine vücudun adapte oluşudur.

Bebeğin büyümesi, karın çapının genişlemesi ve vücut ağırlığının artması sonucu

yer çekimi merkezinin yer değiştirmesi, gebe postüründe meydana gelen değişikliklere

sebep olmaktadır.

Gebelikte postüral değişiklikler sıklıkla akut ya da kronik bel ağrısı sendromuna sebep olabilir. Bunun dışında eklemler ve bağlardaki esnemelere bağlı olarak bedenimizde hiç karşılaşmadığımız ağrıları da ortaya çıkabilmektedir.

Gebe kadınlarda kronik ağrı oluşma sebebini bu üç değişikliğe bağlıdır.

1. Bel çukurunun(lumbal lordoz) artışı
2. Omuz kuşağının zayıflaması
3. Dizlerdeki hiperekstansiyon oluşumudur.

Bu sırada hamilelik sürecinde yaşanabilen çeşitli ağırılar manuel terapi, pelvik taban ve diyafram egzersizleriyle birkaç seansta kolayca çözülebilmektedir.

Gebeliğe bağlı kilo, iştah değişimi, ruh hali değişimleri olmaktadır. Gebe kadınların vücudundaki bu değişimlere bağlı olarak ruhsal durumlar negatif etkilenebilmektedir.

Fiziksel aktivitenin kontrollü yapıldığında, çoğu kronik hastalıkta sağlığı artırdığı,

gebelik boyunca yapılan egzersizin gestasyonel diabet ve preeklampsi, kardiyovasküler hastalıklar, diabet, obezite, belli kanserler ve hipertansiyon riskini azalttığı, kilo kontrolünü sağladığı ve ruh sağlığını iyileştirdiği görülmüştür.

​​​​​​​Gebelik ve Pilates

Pilates metodunun temeli akıl ve vücut birlikteliğinden gelmiştir. Bu metot eski

Yunan felsefesi ve fiziksel aktivite yaklaşımından köken almıştır. Pilates metodu

başlangıçta ‘kontrol bilimi’ olarak adlandırılmış sonraki dönemlerde akıl, vücut ve gücün

koordinasyonun birbirini tamamlanması olarak ifade edilmiştir.

Pilates metodu, kapsamlı olarak; kuvvetlendirme ve germe egzersizlerini

uygulayarak güçlü ve esnek bir vücut oluşturulmasına ayrıca aklın güçlü olabilmesiyle

vücut üzerinde kontrolün sağlanmasına yoğunlaşır.

Pilates egzersizleriyle, denge gelişir, merkezleme ile eklemler üzerinde kilo

yerleşimi dengeli olur, düzgün postür gelişir, bel ve karın kaslarının

kuvvetlendirilmesine ilaveten diyafram kası iyi çalışır. Pilates egzersizleri ile doğuma

kadar gebenin vücudu ideal bir şekilde hazırlanır ve doğum sonrasında annenin

vücudunun toparlanmasında önemli rol oynar.

Gebe eğitimi, özellikle diyafram pelvik taban ve klinik pilates egzersizleri ile anne adayının doğumda bilinçli, aktif rol almasını ve doğum ekibinin bir parçası haline gelmesini sağlar.